Ancak bugün, Acilinin Sorumlusu, ışıl ışıl ışıklar saçan Işıl Hemşire Hanım Süpervizör olarak görev yapmaktadır ki, Işıl Hanımın tecrübesi ve iş yönetimindeki başarı sayesinde 24 saatlik nöbetimizin sorunsuz ve rahat geçeceğine inanıyorum. 

Bugün, Yüce Allah’ın bizzat buyurduğu  “Bin aydan hayırlı” olan Kadir gecesini İnşallah idrak edeceğiz. Rabbimizin buyurduğu gibi bu gece tan ağarıncaya kadar saf saf Melekler ve Ruh (Cebrail Aleyselam) yeryüzüne inecekler ve İnşallah canı gönülden edilen dualar kabul edilecektir.  

Ayrıca bugün, 1. Dünya savaşında işgal edilen Yurdumuzun düşman işgalinden kurtarılışı için, çok önemli olan ilk adımın atıldığı bir günün 101. yıldönümünü kutlamaktayız. 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk, Bandırma vapuruyla İstanbul’dan Samsun’a gelerek Buradan Erzurum’a geçmiş ve nice kahramanlık destanlarının yazıldığı Kurtuluş Savaşını başlatmıştır.

Bugün süper bir ekiple nöbet tuttuk. Ancak işler oldukça yoğundu, en çok yorulanımızda, Hastanemizde işini büyük bir ciddiyetle yapmakla beraber, mütavazi ve hoşgörülü kişilğiyle hem Hastane çalışanlarının sevip saydığı hemde hastaları tarafından çok sevilen Dahiliye Uzmanı Dr. Sayın Nihat Alkan Hocamdı. Nihat Hocam'ın vaktinin çoğu acilde geçti. Acilden fırsat buldukçada servislerde yatan hastaları ve yoğun bakımlardaki hastaların tedavileriyle ilgilenmekteydi. Nihat Hocam bu gece acilde, Dahiliye hastalarının yanısıra Kardiyoloji ve Göğüs hastalarının tedavilerinide düzenledi.

Tekrar nöbetimize dönersek, Acilimizin en sevilen Doktorlarından Tamer Hocam, büyük bir özveriyle ve daima güler yüzlü görevlerini yapan Ayşegül ve Özlem Hemşire Hanımlarla beraber İbrahim Bey ve Sekreterlerimizden Esin Beyi, henüz mesainin başladığı saatlerde bir kare fotoğrafı çekimi için böyle otur vaziyette poz vermeye ikna ettim.

Ve Acilimizin yorgun melekleri, Müracaat Sekreterleri, Derya ve Ayşegül Hanımlar, Danışmadan Arzu Hanım ve Güvenlik Görevlisi Dilara Hanımlarla beraber yine henüz mesai başlangıcında böyle bir fotoğraf çektirmeye fırsat bulabildik.

Ve son olarak Acilimizi Yorulmayan Savaşçısı Hakan Beyle bugünden bir hatıra. Hakan Beylerin mesaileri bitti ve gittiler.. arkalarından bakakaldık.. Biz henüz nöbetin ilk çeyreğini tamamladık..  

Hakan Beyler gitti ancak işini başarıyla ve büyük bir titizlikle yapan Hastanemiz Güvenlik Şeflerinden  Şaban Bey,

Ve ekibinden Fatih, Erkan ve Yusuf  Beyler geldi.. Nöbetin ikinci çeyreğine de bu güzel arkadaşlarımızla geçireceğiz, üçüncü çeyreğe de bakacağız artık.  

Ve ilerleyen saatler; Acilimizin en genç, en çalışkan vede en güler yüzlü hemşirelerinden Kübra ve Kübra Hemşire Hanımlar!!!..

Nöbetimizin en renkli şahsiyetlerinden biriside Hastanemiz Polis Memuru Süleyman Bey, yüreğindeki iyilik, yüzüne ve gözlerine de yansımış. Görevinde titiz ve dikkatli, görevi haricinde de Emniyet Müdürlüğü mensubu olmasına rağmen, Hastanemizin bir çalışanı gibi ihtiyaç duyulan her konuda Hastane çalışanlarına ve vatandaşlara yardımcı olarak hem herkesin sevgi ve saygısını kazanmakta hem de dualar almaktadır. 

Süleyman Beyin, geçenlerde benim bir paylaşımıma yaptığı yorum, bana göre herkesin dikkate alması gereken bir öğüt niteliğindedir. Dolayısıyla bu yorumu da görüşlerinize sunuyorum:

"Güzellik dediğin nedir ki, niceleri var suratlarında maske kalpleri firavun pazarı niceleri de var ki yüzleri masum garipçe içleri gönülleri hazine. Allah içi dışı bir olanlardan eylesin"