biliyor musun bir sen varsın
ışık
su
hayat
sadece sende var
senle var
hayat ağır
akıntı hızlı
günler aylar ve yollar
önemini yitiriyor
hasret büyüyor
vuslat!
o kadar çok hayallerim oldu ki
vuslat üstüne…
yağmur yağdı
toprak sevindi
ben de sevindim
ay doğdu
deniz şenlendi
ben de şenlendim
hasret giderdi denizle ay
toprakla kızıl yağmur
bana da
bu büyük sevdaların bulaşma sevincinden
bir buruk teselli düştü
evler yanar içi alev alev
camlarda yansımaları hoş yakamozlar
yangın var yürekte
gözlere düşen ise
çığlığa bile mecali kalmayan
bir çaresiz tebessüm
akşamı olmayan gün
sabahı olmayan gece
baharı olmayan kış
ve sonunda kavuşma ümidi olmayan yol
hasret büyüyor dağ gibi
yangın gibi sel gibi
ve bir çaresizlik
çığ gibi
içim patlıyor yüreğim daralıyor
bir damla gözyaşı
bir alaca karanlık
bir güz sessizliği
ve dudaklarda
yürekten kaynayan bir hasret
bir çaresizlik türküsü
hasretim ah hasretim
denizle ay gibi hasretim
çekilince bulutlar aradan
kaynar yüreğim coşarım
sen uzaktasın dolunay
ben sana hasretim
ben sana vurgunum…
“bizim vedamız dönmek üzere değildi
bizim aydınlığımız birbirimizin
gözlerinde kalmıştı sevgilim”
biliyor musun bir sen varsın
ışık
su
hayat
sadece sende var senle var…dı
şimdi sen yoksun
ışık yok
su yok
ben de yokum
Bir söz duymuştum; “Önemli, güzel şiirler şairlerin kulağına ilham perisince fısıldanır”..
Ben şairlik iddiasında değilim. Yazdıklarıma da şiir değil “Coşkularım” diyorum. Yüreğimde kopan fırtınalardan, çağlayanlardan, coşkulardan kalemime sıçrayan damlacıklar.
“Kızıl Yağmur”, bana göre yazdıklarım arasında en önemlilerinden birisi ve bu benim kulağıma fısıldandı. Bir deneme yazısı okumuştum, ismi Kızıl Yağmur, yazarı Gamze Özen. İşte o yazıdan bir ilham perisi uçuştu, omzuma kondu ve “biliyormusun bir sen varsın …”la başlayan sözcükleri kulağıma fısıldadı.
Kızıl Yağmur’un yazarını tebrik ediyorum. Duygu dolu denemesinden dolayı ve teşekkür ediyorum, coşkularımdan birkaç damlacığın daha kalemime sıçramasına vesile olduğu için.
İsmail Hakkı Kavurmacı
Kayıt Tarihi : 22.2.2006 08:50:00