Sabah erken saatleri, çok da erken değil, 08:00 civarları. Öğleden sonra hırçın veya afacan dalgaların oluştuğu deniz oldukça sakin, dingin ve durgundu. Mudanya Halk Plajının hemen açıklarında bir balıkçı kayığında iki vatandaş, birisi kürek çekmekte diğeri ise olta veya ağ atmaktaydı denize. Plajda sadece 3-5 kişi vardı. 

Deniz sakin ve dingin, plaj ve sokaklar da sessiz.. 

Ve öğleden sonrası; plaj tıklım tıklım insanlarla dolu, ne kumsalda ne de denizde adım atacak yer yok! Bu sırada sürü halinde martılar çığlık çığlığa plajın üzerinde uçmaya hatta Kamikaze Savaş Uçakları gibi plaja dalış yapmaya başladılar!

İlk bakışta plajdaki insanlara saldıracaklar gibi bir izlenim uyandırmak taydılar! Fakat izleyince öyle bir niyetleri olmadığını anladık. Martılar, plajdaki insanları ya kıskanıyor ya da  onlara hevesleniyorlardı! Çünkü hücum edercesine denize dalış yapıyorlar, sonra çığlıklar atarak, koşarcasına denizin üzerinden uçarak gökyüzüne yükseliyor birkaç tur attıktan sonra, sakinleşerek, hemen insanların yanı başında onlarda kendilerini denizin dalgalarına bırakmaktaydılar.

Martıların bir kısmı ise, kumsalda insanlardan  yer kalmadığı için yakındaki bir binanın çatısında güneşleniyorlardı.

Plaja cepheleri olan balıkçı lokantalarının arka tarafındaki lunaparka geçiyoruz. Bu sırada yol üstünde; meyve, gözlük, giyecek ve midye dolması satışı yapan tezgahlara da göz attık. 

Balıkçı lokantaları ile lunapark arasındaki karavan parkı olarak kullanılan alanın sahilinde ise müthiş bir manzarayla karşılaştık. Lokantalardan dökülen artıklara, onlarca martı büyük bir heyecanla adeta hücüm ettiler. Yerde ne olduğunu görmeye bile fırsat bulamadık. Çünkü hızla inerek yerden bir şey kapan martılar telaşla hızlıca gökyüzüne yükseliyorlardı.

Bu manzarayı, fonda denizin şarkısıyla keyifle ve ilgiyle izlerken BUDO deniz otobüsü dikkatimi çekti. BUDO deniz otobüsleriyle defalarca İstanbul'a seyahatim oldu. Hatta bir keresinde Kaptan Köşkünde yolculuk yaparak fotoğraflar ve videolar çekmiştim.

BUDO Deniz Otobüsleri, İskeleden hareket ettikten sonra basit bir manevrayla dönüş yaparak direkt yollarına devam etmektedirler. Ancak karşımdaki BUDO Deniz Otobüsü, Güzelyalı yönüne ilerledikten sonra manevra yaparak, karşıla sahile doğru ilerledi.  Deniz Otobüsleri belirli seferlerinde Armutlu İskelesine uğramaktadırlar. Acaba bu Deniz Otobüsü de karşı kıyıda bir iskeleye mi uğrayacak diye epey bir süre takip ettim. Fakat herhangi bir yerde durduğunu görmedim. Karşı kıyıya oldukça yakın bir rota izleyerek İstanbul yönüne devam etmekteydi. Belki deniz dalgalı olduğundan böyle bir rota belirlemiş olabilirler.

Mudanya tarihinde çok önemli bir yeri olan ve birçok uluslararası turizm kuruluşlarından ödül almış, süper clas Montaine Otele'de uğradım. Kamerayı şarja taktıktan sonra, denize sıfır terasında denizin şarkısını dinleyerek, bir süre dinlendim.

Mudanya'ya girişimizi ve Mudanya'dan Bursa'ya dönerken, Bursa'dan görülmeyen, Uludağ'ın zirvelerini de görüntülemeye çalıştım.  

DAHA FAZLASI VİDEOLARDA: