Mekânın işletmecisi Mümin Bey; güler yüzlü, samimi ve oldukça kibar tavırlarıyla her yaştan, her kültürden ve her eğitim seviyesinden insanla kolayca anlaşabilmekte ve kafede kaliteli hizmet sunumunu sağlamaktadır.

Lanlako Kitap Kafe, sadece bir kafe olmaktan öte, mekânda bulunan, her seviyede ve her görüşte insanın faydalanabileceği yüzlerce kitapla beraber, belirli zamanlarda alanında uzman kişilerin konuşmacı olduğu söyleşilerle de eğitim kurumu sayılabilecek özelliklere sahiptir.

Lanlako’da ders çalışan ilköğretim seviyesindeki öğrencilere ve kitap okuyan veya sohbet eden hatta piyano çalan üniversitelilere de rastladık.

Mümin Bey, Lanlako hakkında şu bilgileri verdi: “gelecek kuşakların yani çocuklarımızın ve gençlerimizin daha rahat kitaba ulaşmalarını sağlamak maksadıyla Kafelerimiz, özellikle mahalle aralarında yer almaktadır. Kafemizi, eğitimcilerimiz ve öğrencilerimiz yoğun olarak tercih etmektedirler. Mekânımızda ayda bir sefer, siyaset, edebiyat kısacası aklınıza gelebilecek her hangi bir konuda uzman kişiler tarafından söyleşi yapılmaktadır. Mekânımız hem gençlere hem de yetişkinlere hitap etmekle beraber, özel toplantı odasıyla Hanımefendilere de ücretsiz hizmet sunmaktadır. “  

Lanlako Kitap Kafeye ilk olarak Mahmut Celal Bey ve Ramazan ağabeyi ile birlikte gittik. Raflarında yüzlerce çeşit kitabın olduğu, temiz ve oldukça düzenli kafede piyano çalmakta olan bir genç dikkatimi çekti ve hemen kısa bir video çekimi yaptıktan sonra bu genç arkadaşla tanıştık. Güler yüzlü, saygılı ve yakışıklı genç bir delikanlı olan Akif Demir, Uludağ Üniversitesi, İktisat Fakültesi son sınıf öğrencisiymiş. Birçok müzik aletine ilgisi olduğunu söyleyen Akif, piyano konusunda henüz acemi olduğunu da belitti.

Konforlu bir mekân olması sebebiyle, Nilüfer Konak Mahallesine yolum düştükçe bu kafeye mutlaka uğramaktayım. Cuma günü gittiğimde ise, akşam saatlerinde Din Eğitimi Uzmanı Sevban Yıldırım tarafından, “Takva Bağlamında Adalet ve Özgürlük” başlıklı söyleşi olduğunu öğrendim. Fakat işlerimin yoğunluğu sebebiyle ancak bir kısmına katılabildiğim söyleşiden,  video ve fotoğraf çekimleri de yaptım.

Mümin Beyden görüntülü olarak aldığım bilgilerden ve kafede çektiğim video-fotoğraflardan oluşturduğum videoya, aynı gün içerisinde kafeye gitmeden önce uğradığım Çekirge Devlet Hastanesinde bazı arkadaşımın çektiğim fotoğraflarını da ekledim.

Acil Serviste beraber çalıştığımız çok değerli arkadaşlarım Ünal ve Musa Beylerle berber Hastane Eczanesinde de, yıllarca beraber çalıştığımız Ahmet ve Mahmut Beylerin fotoğrafları da videoda yer almaktadır. Ayrıca hastanenin en yakışıklı çalışanlarından olan ve yakışıklı olduğu kadar da çok iyi bir arkadaş ve insan olan Süleyman beyle beraber çekildiğimiz fotoğrafları da videoya ekledim.

Ayaklarımızı bastığımız yeri, “Mikro Dünya” olarak adlandırmaktayım! Videoya, Mikro Dünyadan çektiğim birkaç kareyi de ekledim. Kaldırımda yürürken veya parkta bir bankta otururken, ayaklarımızın altında, en az insan yaşamı kadar yoğun ve hareketli bir yaşam olduğunun pek farkına varmayız.

Mikro Dünya canlılarının nüfusu, insan nüfusundan onlarca belki de yüzlerce kat fazladır! İki yıla yakın bir süre, bir ayağım Mikro Dünyadaydı! Öyle günler oldu ki, günümün büyük kısmını Mikro Dünyada geçirdim ve bu iki yıla yakın süreçte; yüzlerce fotoğraf, onlarca video ve bir kitaptan oluşan “Mikro Dünyadan Notlar” başlıklı bir proje gerçekleştirdim.

Hastane bahçesinde Mikro Dünyadan kısa bir video çekimi yaptım. Karıncalar, çoğu zaman oldukları gibi yoğun ve telaşlıydılar. Mevsimlerin farkında olan karıncalar, sonbaharın gelmesiyle harıl harıl kışa hazırlık yapmaya başlamışlardı.

İsmail Hakkı Kavurmacı

Lanlako Kitap Kafe, Çok Güzel Dostlar ve Karıncaların Güz Telaşı Videosu ve Söyleşi Videosunu İzleyemenizi tavsiye ediyorum!